top of page

Taşeron İşçi Hakları Nelerdir ? Taşeron İşçi Hakları 2024

  • Yazarın fotoğrafı: Emircan GÜNEŞ
    Emircan GÜNEŞ
  • 21 Kas 2024
  • 7 dakikada okunur

Taşeron İşçi Hakları

İçindekiler

VI. Sonuç


I. Taşeron İşçiliğin Tanımı ve Yasal Dayanağı

Taşeron işçilik, bir işverenin, asıl işini veya yardımcı işlerini bir alt işveren aracılığıyla yürütmesi anlamına gelir. Alt işveren, asıl işverenin sorumluluğunda olan işlerde, kendi işçilerini çalıştırır ve bu işçilerin ücret, sosyal güvenlik ve çalışma koşullarından sorumludur. Alt işveren ilişkisi, özellikle kamu ve özel sektörde, temizlik, güvenlik, bakım-onarım, inşaat ve benzeri alanlarda sıkça karşılaşılan bir çalışma şeklidir.

Yasal Dayanak: Türkiye’de taşeron işçiliği, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, bir işveren, iş yerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir yardımcı işte veya işin teknolojik uzmanlık gerektiren bir bölümünde alt işveren aracılığıyla işçi çalıştırabilir. Ancak, taşeron işçiliği uygulamalarında işin sürekliliği ve işçi hakları açısından dikkat edilmesi gereken bazı yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Örneğin, bir işveren, işin tamamını taşerona devredemez ve asıl işin büyük bir kısmını kendi bünyesinde yürütmek zorundadır.

II. Taşeron İşçilerin Hakları

Taşeron işçilerin, çalışma hayatında birçok hakkı bulunmaktadır. Bu haklar, 4857 sayılı İş Kanunu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve diğer ilgili mevzuatlar tarafından güvence altına alınmıştır. Alt işverenin işçilerine karşı sorumlulukları, asıl işverenle birlikte müşterek ve müteselsil sorumluluk taşımaktadır.

a. Ücret Hakkı

Taşeron işçiler de diğer işçiler gibi, belirlenen iş saatleri karşılığında bir ücret alma hakkına sahiptir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun ilgili maddelerine göre, taşeron işçilerin ücretleri her ay düzenli olarak ödenmelidir. Ücret, işçinin en temel hakkıdır ve bu hak, geciktirilmeden ödenmek zorundadır. Alt işverenin işçilerine ücret ödememesi durumunda, asıl işveren de bu ücretten sorumlu tutulabilir. Bu durum, işçilerin mağduriyetlerini önlemek amacıyla getirilmiş bir düzenlemedir.

b. Sosyal Güvenlik Hakları

Taşeron işçilerin sosyal güvenlik hakları, diğer işçilerle aynıdır. Alt işveren, çalıştırdığı işçilerin sosyal sigorta primlerini ödemekle yükümlüdür. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na göre, işçilerin sigortalı olarak çalıştırılması zorunludur. Sigorta primleri düzenli olarak ödenmediği takdirde, hem alt işveren hem de asıl işveren, işçilerin sigorta primlerinden sorumlu tutulabilir. Bu durum, taşeron işçilerin sosyal güvenlik haklarının korunmasını sağlayan önemli bir düzenlemedir.

c. İş Sağlığı ve Güvenliği

İş sağlığı ve güvenliği, taşeron işçilerin çalışma hayatında sahip olduğu bir diğer önemli haktır. Türkiye’de 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, tüm işçilerin güvenli bir çalışma ortamında bulunmasını zorunlu kılmaktadır. Alt işveren, çalıştırdığı işçilerin iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini vermek, gerekli iş güvenliği önlemlerini almak ve iş kazalarının önlenmesi için tedbirler almak zorundadır. Aynı zamanda, iş yerinde yaşanabilecek iş kazaları ve meslek hastalıklarından hem alt işveren hem de asıl işveren sorumludur.

d. Yıllık Ücretli İzin Hakkı

Taşeron işçilerin yıllık ücretli izin hakkı, diğer işçilerle aynıdır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 53. maddesine göre, bir işçi, bir iş yerinde bir yıl çalıştıktan sonra yıllık ücretli izin hakkına sahip olur. Taşeron işçiler de bu haktan yararlanabilir ve hizmet süresine göre belirlenen gün sayısınca ücretli izin kullanabilirler.

e. Kıdem Tazminatı Hakkı

Taşeron işçiler, bir yıl ve daha fazla süreyle çalışmaları durumunda kıdem tazminatına hak kazanırlar. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesine göre, işçinin aynı iş yerinde en az bir yıl çalışmış olması durumunda, iş sözleşmesinin feshi halinde kıdem tazminatı hakkı doğar. İşçinin kıdem tazminatına hak kazanabileceği bir nedenle işten ayrılması durumunda alt işveren, taşeron işçinin kıdem tazminatını ödemekle mükelleftir. Asıl işveren ise, taşeron işçinin kendi nezdinde yaptığı çalışmaların süresiyle kıdem tazminatından sorumludur.

III. Taşeron İşçilerin Karşılaştığı Sorunlar

Taşeron işçilik sistemi, işçilerin hakları açısından bazı sorunları beraberinde getirmektedir. Özellikle iş güvencesi, çalışma koşulları ve ücretlerin zamanında ödenmesi gibi konularda sıkça şikayetler dile getirilmektedir.

a. İş Güvencesi Sorunu

Taşeron işçilerin karşılaştığı en büyük sorunlardan biri, iş güvencesi eksikliğidir. Alt işverenler genellikle belirli süreli iş sözleşmeleri yaparak işçileri geçici olarak çalıştırmaktadır. Bu durum, işçilerin işten çıkarılma riskini artırmakta ve iş güvencesini zayıflatmaktadır. Ayrıca, taşeron işçilerin işten çıkarılmaları durumunda hak ettikleri kıdem tazminatını almakta zorlanmaları da iş güvencesi sorununu daha da derinleştirmektedir.

b. Ücret Sorunu

Taşeron işçiler, bazen ücretlerinin düzensiz ödenmesi veya hiç ödenmemesi gibi sorunlarla karşılaşabilirler. Alt işverenler, özellikle mali açıdan zor durumda olduklarında işçilerin ücretlerini zamanında ödemekte zorluk yaşayabilirler. Bu durumda, işçiler mağdur olur ve haklarını aramak için hukuki yollara başvurmak zorunda kalabilirler.

c. Sosyal Güvenlik Primlerinin Ödenmemesi

Bazı alt işverenler, işçilerin sigorta primlerini düzenli olarak yatırmamakta veya hiç yatırmamaktadır. Bu durum, işçilerin emeklilik haklarını olumsuz etkilemekte ve sosyal güvenlik haklarını kullanmalarını zorlaştırmaktadır. Bu sorunun çözümü için işçilerin sosyal güvenlik primlerinin düzenli olarak takip edilmesi ve eksik yatırılan primler için yasal süreç başlatılması gerekmektedir.

d. İş Sağlığı ve Güvenliği Önlemlerinin Yetersizliği

Taşeron işçilerin çalıştığı iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemleri yetersiz olabilir. Bu durum, iş kazalarına ve meslek hastalıklarına neden olabilir. Özellikle inşaat, madencilik, temizlik ve güvenlik gibi sektörlerde çalışan taşeron işçilerin iş kazalarına maruz kalma riski oldukça yüksektir. İş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin yetersiz olduğu iş yerlerinde yaşanan kazalar, hem işçiler hem de işverenler için büyük mağduriyetler doğurabilir.

Taşeron İşçilerin Hakları ve Asıl İşverenin Eşit İşlem Yapma Borcu

Taşeron işçiliği, işverenlerin ihtiyaç duyduğu işleri alt işveren (taşeron) aracılığıyla başka bir şirket tarafından yürütmesiyle ortaya çıkan bir istihdam şeklidir. Bu sistemde çalışan taşeron işçileri, özellikle iş güvencesi, ücretlerin düzenli ödenmesi, sosyal güvenlik hakları ve eşit işlem ilkesi gibi konularda çeşitli sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Türkiye’de taşeron işçilerin hakları, 4857 sayılı İş Kanunu, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve diğer ilgili mevzuatlar tarafından düzenlenmiş ve güvence altına alınmıştır.

Bu makalede taşeron işçilerin genel hakları, karşılaştıkları sorunlar, asıl işverenin eşit işlem yapma borcu ve bu borcun nasıl uygulanması gerektiği gibi konular ayrıntılı bir şekilde ele alınacaktır.

IV. Asıl İşverenin Eşit İşlem Yapma Borcu

Asıl işverenin taşeron işçilere karşı en önemli yükümlülüklerinden biri eşit işlem yapma borcudur. Bu borç, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 5. maddesinde düzenlenmiştir. Eşit işlem yapma borcu, aynı iş yerinde benzer işleri yapan işçiler arasında ayrım yapılmaması anlamına gelir. Bu kural, hem asıl işverenin kendi işçileri hem de taşeron işçiler açısından büyük önem taşır.

a. Eşit İşlem İlkesi Nedir?

Eşit işlem ilkesi, aynı iş yerinde çalışan işçiler arasında cinsiyet, yaş, ırk, etnik köken, dini inanç, siyasi düşünce, sendikal faaliyetler gibi nedenlerle ayrım yapılmamasını ifade eder. İşveren, işçilere farklı muamele yapmamalı ve benzer durumda olan işçilere aynı hakları tanımalıdır. Bu ilke, işverenin keyfi uygulamalar yaparak işçileri mağdur etmesini engellemeyi amaçlar.

b. Taşeron İşçilere Eşit Muamele

Taşeron işçiler, aynı iş yerinde çalışan asıl işverenin kadrolu işçileriyle aynı işleri yapıyorsa, eşit işlem ilkesine göre bu işçilere de benzer hakların tanınması gerekir. Özellikle ücret, yan haklar, sosyal güvenlik hakları ve çalışma koşulları açısından taşeron işçilerle kadrolu işçiler arasında bir ayrım yapılmamalıdır.

Örneğin, aynı iş yerinde hem kadrolu hem de taşeron işçiler çalışıyorsa ve bu işçiler benzer görevlerde bulunuyorsa, kadrolu işçilere tanınan sosyal haklar (örneğin yemek, ulaşım, ikramiye gibi) taşeron işçilere de sağlanmalıdır. Asıl işveren, işçileri taşeron sistemine tabi tutarak, onların haklarını kısıtlayamaz veya eşit olmayan muamele yapamaz.

c. Eşit İşlem Borcuna Aykırılık

Asıl işverenin eşit işlem borcuna aykırı davranması durumunda, işçiler hukuki yollara başvurabilirler. Eşit işlem ilkesine aykırılık, işverenin işçilerine farklı muamele yapması veya ayrımcılık yapması anlamına gelir. Bu durumda, taşeron işçiler de İş Kanunu kapsamında ayrımcılık tazminatı talep edebilirler. İşveren, işçilere eşit davranmadığı takdirde, ayrımcılığa maruz kalan işçiye dört aylık ücret tutarında tazminat ödemek zorunda kalabilir.

V. Muvazaalı Alt İşverenlik Sözleşmesi Halinde Uygulanacak Hükümler

Muvazaa, bir işlemin gerçek niyetin gizlenmesi amacıyla başka bir görünüm altında yapılması durumunu ifade eder. İş hukukunda muvazaalı alt işverenlik, asıl işverenin iş gücünü doğrudan kendi bünyesinde çalıştırmak yerine, işçilerin haklarını zayıflatmak amacıyla görünürde bir alt işveren ilişkisi kurduğu durumu tanımlar. Bu tip muvazaalı sözleşmelerin tespit edilmesi durumunda, taşeron işçilerin haklarını koruyucu birtakım hükümler devreye girer.

Türkiye'de 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi ve ilgili mevzuat, muvazaalı alt işverenlik sözleşmeleriyle işçilerin haklarının korunmasını amaçlamaktadır. Bu tür sözleşmelerin tespiti halinde uygulanacak hükümler şu şekildedir:

A. İşçi, Başından Beri Asıl İşverenin İşçisi Sayılır

Muvazaalı bir alt işverenlik sözleşmesinin tespit edilmesi durumunda, taşeron işçi hukuken başından beri asıl işverenin işçisi sayılır. Bu, işçinin asıl işverene ait iş yerinde çalıştığı sürenin tamamında asıl işverenin kadrolu işçileriyle aynı haklara sahip olmasını sağlar. Buna göre, işçinin kıdem tazminatı, yıllık ücretli izin hakları ve diğer sosyal hakları, taşeron işçi olarak çalıştırıldığı süre de dahil olmak üzere asıl işveren tarafından karşılanır.

B. İşçilik Haklarının Geriye Dönük Olarak Talep Edilmesi

Muvazaalı bir sözleşmenin varlığının ortaya çıkması halinde, taşeron işçiler asıl işverenin kadrolu işçileriyle aynı hakları elde etme imkânına sahiptir. Bu durumda, taşeron işçi geçmişe yönelik olarak eksik kalan haklarını asıl işverenden talep edebilir. Örneğin, kadrolu işçilere ödenen ikramiyeler, sosyal yardımlar ve yan haklar gibi hakların taşeron işçilere de ödenmesi gerekecektir. İşçi, bu haklar için yasal yollara başvurarak geriye dönük tazminat ve haklarını alabilir.

C. Müşterek ve Müteselsil Sorumluluk

Muvazaalı bir alt işverenlik sözleşmesi söz konusu olduğunda, asıl işveren ile alt işveren arasındaki sorumluluk ilişkisi de gündeme gelir. İş Kanunu'nun 2. maddesi gereğince, asıl işveren ve alt işveren işçilerin tüm haklarından müşterek ve müteselsil sorumlu tutulur. Bu, işçinin hak kaybına uğramasını engellemek amacıyla getirilmiş bir düzenlemedir. Eğer alt işveren, işçilerin ücretlerini ödemez ya da sosyal güvenlik primlerini yatırmazsa, işçi bu haklarını doğrudan asıl işverenden talep edebilir.

D. Fesih Halinde Kıdem ve İhbar Tazminatı

Muvazaalı alt işverenlik sözleşmesinin varlığı, iş sözleşmesinin feshinde de önemli sonuçlar doğurur. Taşeron işçilerin iş sözleşmeleri sona erdirildiğinde, eğer muvazaalı bir sözleşme tespiti yapılmışsa, asıl işveren işçilere kıdem ve ihbar tazminatını ödemek zorundadır. İş Kanunu’na göre, işçinin çalışma süresine bağlı olarak hesaplanacak tazminat miktarları, işçinin başından beri asıl işverenin işçisi kabul edilmesiyle hesaplanır.

VI. Sonuç

Taşeron işçilik, iş gücü piyasasında yaygın bir uygulama olup, taşeron işçilerin hakları çeşitli yasalarla güvence altına alınmıştır. Ancak, bu hakların korunması ve uygulanması adına asıl işverenin ve alt işverenin sorumlulukları büyük önem taşımaktadır. Taşeron işçilerin ücret, sosyal güvenlik, iş sağlığı ve güvenliği gibi hakları 4857 sayılı İş Kanunu ve diğer ilgili mevzuatlar ile güvence altına alınmıştır. Daha açık bir anlatımla, taşeron işçi hak ihlallerine karşı kanunun kendine tanıdığı yetkiler çerçevesinde haklarının büyük bir çoğunluğunu asıl işverenden talep edebilecektir.


Comentarios


bottom of page